2620 entry daha
  • “biz mustafa kemal gençliği olarak saptırılan devrimi rayına oturtmaya azimli ve kararlıyız”

    deniz gezmiş
  • “baba,

    mektup elinize geçmiş olduğu zaman aranızdan ayrılmış bulunuyorum. ben ne kadar üzülmeyin dersem yine de üzüleceğinizi biliyorum. fakat bu durumu metanetle karşılamanı istiyorum. insanlar doğar, büyür, yaşar, ölürler, önemli olan çok yaşamak değil yaşadığı süre içinde fazla şeyler yapabilmektir. bu nedenle ben erken gitmeyi normal karşılıyorum ve kaldı ki benden evvel giden arkadaşlarım hiçbir zaman ölüm karşısında tereddüt etmemişlerdir. benim de düşmeyeceğimden şüphen olmasın. oğlun ölüm karşısında aciz ve çaresiz kalmış değildir, o bu yola bilerek girdi ve sonunun da bu olduğunu biliyordu. seninle düşüncelerimiz ayrı ama beni anlayacağını tahmin ediyorum. sadece senin değil türkiye’de yaşayan kürt ve türk halklarının da anlayacağına inanıyorum. cenazem için avukatlarıma gerekli talimatı verdim. ayrıca savcıya da bildireceğim, ankara’da 1969’da ölen arkadaşım taylan özgür‘ün yanına gömülmek istiyorum. onun için cenazemi istanbul’a götürmeye kalkma. annemi teselli etmek sana düşüyor, kitaplarımı küçük kardeşime bırakıyorum, kendisine özellikle tembih et, onun bilim adamı olmasını istiyorum; bilimle uğraşsın ve unutmasın ki bilimle uğraşmak da bir yerde insanlığa hizmettir. son anda yaptıklarımdan en ufak bir pişmanlık duymadığımı belirtir, seni, annemi, abimi, ve kardeşimi devrimciliğimin olanca ateşi ile kucaklarım.”

    oğlun deniz gezmiş
  • idamının yıl dönümü. bu gece demirkıratın son bölümünü izledim. menderes ve diğer iki bakanın idamını yani. bugün olduğunu bilmeden. bir anda ülkem ve yakın tarih için üzüldüm. ne kadar ölüm görmüş bu topraklar demokrasiyi yaşatmak için. 2 ana darbe, postmodern darbe, darbe tehditleri… menderes ve bakanları da bu ülkenin evlatlarıydı. deniz ve arkadaşları da. şimdi 97 doğumlu biri olarak tüm bu ölümlere üzülüyorum. bu memleket kolay kurulmadı. ama bu günlere gelmesi de kolay olmadı. bu vatan için didinen ,uğraşan hepsine allah rahmet eylesin.
  • ölümünün 52. yıl dönümü, ruhun şad olsun abi.
    modern türkiye'de beynine çivilerle aptal düşünceler çakılmış insanlar ve böyle dizayn edilmiş toplumun belki de çoğunluğu sana karşı hep cahil yorumlar yapmaya, hakaretler etmeye devam edecek. biz, gerekirse son kişi kalana kadar ben, senin kim olduğunu unutmayacağım/unutmayacağız. benim gibi aşırı bireyci bir insan için bile böyle bir izlenim bıraktın. belki sen de yaşasan bu çizgiye gelirdin ha :). haksızlıkla öldün, ama boşuna ölmedin. rahat uyu, huzurla uyu.

    seni asla unutmayacak birisi.

    görsel
  • 6 mayıs 1972'de idam edilen denizgezmiş'ler, tüm dünyada ve özellikle 3. dünya ülkelerindeki sosyalist akımların zirve yaptığı yıllarda, özelde 1938 sonrası genelde 1950 sonrası sekteye uğrayan kamucu ve antiemperyalist türk devrimini, milli demokratik devrim olarak devam ettirmek isteyen kemalist/sosyalist devrimcilerdi.

    deniz gezmiş'in o dönem kaleme aldığı yazılarda sscb'nin 1968 çekoslavakya müdahalesi hakkında yazdığı yazıları ve sscb'nin de yayılmacı olduğu ve diğer doğu bloğu ülkelerin iç işlerine karışmasını eleştirdiği ve sscb'yi de emperyalist olmakla suçladığı yazıları ve konuşmaları bilmeyen cahil ve sığır sürülerine anlatamazsın.

    deniz gezmiş kemalist bir sosyalistti. doğal olarak milliyetçiydi (((buradaki milliyetçiydi ifadesi ile, 50-60 yıldır maruz kaldığınız sağ/sağcı/muhafazkar milliyetçi ekolleri kastetmiyorum. ancak literatüre hakim olanlar bilir ki sosyalist hareketler, aslında milliyetçi akımlardır da, neyse)))

    ama ibrahim kaypakkaya'yı hiçbir zaman sevmedim, sevmeyeceğim. gazi mustafa kemal atatürk'ün devrimlerini küçümseyen ve 1970'ler itibariyle o yıllardaki sorunları mustafa kemalin getirdiğini söyleyen, mustafa kemale katı eleştirileri olan anti-kemalist bir komunistti kaypakkaya...

    bileceksin, herşeyi bileceksin.

    deniz gezmiş, mustafa kemal atatürk'ün evladıydı.
    tıpkı, atatürk düşmanı bir fetö artığı olan sözde tarihçi bir adama karşı atatürkü savunan sinan ateş gibi.
    sinan ateş'in her davranışını, söylemini veya onun her iddiasını %100 savunmak desteklemek zorunda değiliz. ama trt1'de atatürk'ün bir dizide yer bulmasından rahatsız olduğunu rahatlıkla ifade eden bir artığa karşı atatürkü savunduğu için uğradığı haksızlık ve sonraki süreçte geldiği noktayı unutamam.

    1968'de samsun'dan başlayan yürüyüş anıtkabir'de son bulmuş ve gezmiş, anıtkabir anı defterine tarihe notunu düşmüştür. söylenecek söz yoktur.

    deniz gezmiş, yusuf aslan ve hüseyin inan'ın ruhları şad olsun...
  • bu sabah saat 04.00

    rodrigo’yu dinliyorum, onun gitar konçertosunu.

    o muhteşem yapıtı dinlerken, tam 52 yıl önce bugün, bu saatlerde haykıran o sesi duyuyorum:

    “kahrolsun faşizm!..”

    gitar konçertosunun içerdiği anlam gibi.

    1936’da ispanya iç savaşı sürerken...

    insanlık katili general franco yönetiminde yaklaşık 36 yıl sürecek faşizme lanet okuyan ispanyol sanat yapıtları arasında bize tanıdık gelen iki yapıt var.

    piccaso’nun guernica tablosu.

    rodrigo’nun gitar konçertosu.

    bu sabah saat 04:00 rodrigo’yu dinliyorum. göz ucumla piccaso’nun guernica tablosuna bakıyorum ve deniz gezmiş'i hatırlıyorum...
  • öldürdün mü sandınız beni 6 mayıs'ta?
    say bakalım o günden bugüne doğan çocukların,
    kaçının adı cellat kaçının adı deniz?
    sizleri hiçbir zaman unutmayacağız
  • 6 mayıs…
    zincir sesleri, açılıp kapanan demir kapılar, postal gıcırtıları…

    (bkz: mare nostrum)

    vicdan sustu!
    hukuk sustu!
    insanlık sustu!
  • 52 yıl önce tam bağımsız türkiye için, insanca eşit şartlarda sömürülmeden yaşayabilmek için, bu topraklara ve insanlara gönülden bağlı olduğu için, sosyalist bir gelecek için yola çıkan bu onurlu insanları kendi çıkarları olan bir grup insan ve onların ülkemizdeki işbirlikçileri tarafından haysiyetsizce öldürüldüler. emperyalizme, faşizme, kapitalizme karşı verilebilecek en onurlu savaşı verdiler. ve bütün bunları arkalarında hiçbir güç olmadan sadece doğru olan bu olduğu için, hayatlarını hiçe sayarak bu vatan için bu topraklarda yaşayan onurlu insanlar için yaptılar. her birimiz bu insanların gösterdiği cesaretin, haysiyetin, mücadelenin onda birini hatta yüzde birini gösterebilseydik eğer işte o zaman gerçekten yaşamış olurduk. fikirleri, mücadeleleri, isimleri sonsuza dek insanlığın ortak mirasında yaşayacak.
  • mezun olduğum üniversitenin kurucu rektörü, saygıyla andığım kişi, deniz ve arkadaşlarının idamına evet oyu vermiş! bunu ne yazık ki dün öğrendim. o kadar çok sinirlendim ki, bu herifi öldüğünde andığım için kendimden çok utandım. meğerse gerici faşistin tekiymiş.

    (bkz: orhan oğuz)
141 entry daha
hesabın var mı? giriş yap